Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda Milli Parklara İlişkin Teklif Görüşülüyor.
(TBMM) – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda Milli Parklar Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşülüyor. Teklifin ilk imzacısı AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Toy, “Düzenlemeyle milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatın koruma alanlarının ilanı ve yönetimi gibi hususlarda değişiklik yapılması; biyolojik çeşitlilik, yaban hayatı, kara av kaynakları, orman içi su kaynakları, dere, göl ve sulak alanlar ve hassas bölgelerin korunması, geliştirilmesi, yönetilmesi, doğa turizmi potansiyeli artırılması hedeflenmiştir” dedi.
Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Vahit Kirişci başkanlığında Milli Parklar Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni görüşmek üzere toplandı.
Teklife ilişkin konuşan ilk imza sahibi AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Toy, şunları söyledi:
“Kanun teklifi hakkında önyargılı ve çoğunlukla manipülatif birçok paylaşım ve sözüm ona haber piyasaya sürülmüş oldu. Teklifin muhtevası, oluşturacağı kamusal faydalar, kamu yararının çıktıları, milletimize sunduğu imkanlardan bağımsız bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Özellikle teklifin maddelerine geçtiğimizde oluşturulmak istenen algının bir karşılığının olmadığı anlaşılacaktır. Milli parklar, tabiat parkları ve diğer koruma alanlarının yaban hayatının ve biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması faaliyetleri her zaman için hükümetlerimizin hedefleri arasında yer almıştır. Bu bağlamda yıllarda sari yapılan uygulamalar ile 33 olan milli park sayımız 50’ye, 17 olan tabiat parkı sayımız 274’e, 89 olan tabiat anıtı sayısı 111’e, toplam korunan alan sayısı 172’den 688’e, korunan alanların yüz ölçümü de 818 bin hektardan 3,4 milyon hektara çıkarıldı. Bahse konu olan haberlerde söylendiği gibi ormanlarımızı turizm alanlarına açacak olsaydık 818 bin hektardan 3,4 milyon hektara çıkarmazdık korunan alanımızı.
“85 adet yaban hayatı geliştirme sahası ülkemize kazandırılmıştır”
İklim değişikliğinin getirdiği olumsuz durumlara karşı sulak alanlarımız koruma altına alınmış, koruma altına alınan sulak alan sayımız 9’dan 136’ya çıkarılmış, 159 bin hektar olan sulak alan yüz ölçümümüz 1 milyon 186 bin hektara yükseltilmiştir. Bu alanlardaki kaçak yapılar engellenmiş, izinsiz kuyu açılması, saz kesilmesi gibi su varlığımızı azaltan yasak faaliyetlerle etkin mücadele edilmiştir. Sulak alanlarımızdaki balık ve kuş türlerinin korunması için bu alanlar sürekli olarak denetime tabi tutulmuştur. Ayrıca yaban hayatının korunması için kritik adımlar atılmış, yaban hayatı varlığımızın artırılması için ilk kez yaban hayatı sahası geliştirme uygulamasına geçilmiş ve 85 adet yaban hayatımızı geliştirme sahası ülkemize kazandırılmıştır.
Düzenlemeyle milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatın koruma alanlarının ilanı ve yönetimi gibi hususlarda değişiklik yapılması; biyolojik çeşitlilik, yaban hayatı, kara av kaynakları, orman içi su kaynakları, dere, göl ve sulak alanlar ve hassas bölgelerin korunması, geliştirilmesi, yönetilmesi, doğa turizmi potansiyelinin artırılması hedeflenmiştir. Hazırlanan teklif ile 2873 Sayılı Kanuna tabi alanların planlanması, yönetilmesi, işletilmesi ile kanuna aykırı hareket edenler hakkında uygulanacak yaptırımlara yönelik değişiklikler yapılmakta ve mevcut koşullarda ihtiyaç duyulan konularda ise yeni düzenlemeler getirilmektedir. Bu doğrultuda korunan alanlarımızın kaynak değerlerinin korunması ve koruma alanlarının belgesi içerisinde etkin bir ziyaretçi yönetimi yapılması, ziyaretçilerin temel ihtiyaçlarını gidermeye yönelik altyapı ve üstyapı tesisleriyle alan düzenlemelerinin hızlı bir şekilde tamamlanması için korunan alanların bölgesel bazda iyi planlanması ve yönetimi amaçlanmaktadır.”
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de yaban hayvanlarının yaşam şartlarındaki sorunlara dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Doğa turizminde 70 milyona ulaşan ziyaretçinin varlığı, giriş bölümünde anlatıldığına göre bu rakam, önemli bir rakam ve buradan sağlanan ciddi bir rant var. Bu rantın da kanun içinde yapılan düzenlemelerle gerçekleşmesi hedefleniyor. Bu tür kanun teklifleri geldiği zaman son durumlar acaba ne? Örneğin kuraklıkla kaç tane göl kurudu, sulak alanların durumu ne? Evrak üzerinde anlatılanların hoş olması Türkiye’de yaşananların ortadan kalktığını anlatmıyor. Avcı sayısı 2016 yılında 277 bin iken 379 bine çıkmış. 2016 yılında bin 206 olan avlak sayısı da 2 bin 234’e çıkmış. 2011-2015 yılları arasında kaçak avcılıktan işlem yapılan kişi sayısı 32 bin 346 olup 20 bin 493 lira da idari para cezası kesilmiş.
Su kirliliği, tarımsal ilaçlar, su kaynaklarının azalması yaban hayvanları için ciddi sorunlar oluşturuyor. Yangınlardan sonra ormanlardaki değişen doku, yaban hayvanlarının yaşam alanlarını olabildiğine daralttı. Bu tür yaban hayvanları olarak tanımlanan orman alanlarında yaşayan hayvanlar için geçici avlanma yasağını Bakan Bey söylemişti ancak onunla ilgili uygulamada ne kadar geçici yasaklama sürüyor tartışılır.”







